Suriye’de YPG/PKK Krizi: Zaman Şam Yönetimi Lehine İşliyor

Suriye’de YPG/PKK’nın elinde tuttuğu bölgelerin geleceği, büyük ölçüde ABD ve Türkiye’nin alacağı pozisyonlarla şekillenecek. Bu durum, Şam yönetimi ve SDG arasındaki görüşmelerin ötesinde, bu iki aktörün etkileşimiyle belirleyici olacaktır.

Suriye’deki iç savaş sonrasında 2024’te Baas rejiminin yıkılmasıyla yeni bir dönem başladı. Bu yeni dönemde Suriye hükümetinin en önemli hedeflerinden biri, ülkenin merkezi otoritesini yeniden tesis etmektir. İç savaşın etkisiyle yerel düzeyde bağımsız yapılar oluşmuşken, bu yapıların merkezi hükümete entegrasyonu gerekiyor.

Şam yönetiminin özellikle üç bölgede birlik sağlama çabaları devam etmektedir: Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’nun denetimindeki bölgeler, Suriye’nin güneyindeki eski Özgür Suriye Ordusu’nun ve Dürzi silahlı gruplarının bulunduğu alanlar, ve son olarak YPG/PKK’nın kontrolündeki bölgeler. Bu son bölge, özellikle Şam yönetimi için en büyük zorlukları barındırıyor. YPG/PKK’nın talebi, Suriye ordusuna katılırken, örgütsel yapılarını ve özerkliklerini korumak şeklinde olup, bu durum Suriye’nin üniter yapısının bozulmasına yol açabilir.

Suriye’deki çözüm sürecinde, Türkiye’nin PKK/YPG’nin Suriye ordusuna katılımını engellemekte ısrarcı olduğu ve ABD’nin de YPG/PKK’ya verdiği desteği gözden geçirdiği görülüyor. Türkiye ve Şam yönetimi, PKK/YPG’ye karşı benzer hassasiyetlere sahipken, ABD, İran etkisinin sınırlanması ve DEAŞ ile mücadelenin sürdürülmesinde ortak bir zemin arıyor. Bu durum, ABD’nin YPG/PKK’ya olan desteğini azaltırken, Suriye yönetimi ile işbirliğini artırma yönünde bir değişim yaratmaktadır.

Zamanla, Suriye yönetimi askeri ve ekonomik kapasitesini artırarak daha fazla dış destek elde ediyor ve PKK/YPG’nin Batı’daki işlevselliği azalıyor. Türkiye’nin de desteğiyle, Suriye yönetimi YPG/PKK’nın taleplerini zaman içinde daha da zayıflatacak ve sorun siyasi yollarla çözülecektir. Ancak, bu süreçte İsrail ve İran’ın Suriye’deki rolü büyük önem taşıyor ve bu ülkelerin azınlık grupları üzerinden yaratacağı olası istikrarsızlık dikkatle izlenmelidir.