Türkiye’nin Antarktika’daki araştırma kampının bulunduğu Horseshoe Adası’nda, Shoesmith Buzulu’ndan 10 katlı bina boyutunda buz eridiği belirlendi. Bu tespit, Türkiye’nin 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi sırasında yapıldı. Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Sanayi ve..
Türkiye’nin Antarktika’daki araştırma kampının bulunduğu Horseshoe Adası’nda, Shoesmith Buzulu’ndan 10 katlı bina boyutunda buz eridiği belirlendi. Bu tespit, Türkiye’nin 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi sırasında yapıldı. Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda gerçekleştirilen seferin, küresel iklim değişikliği ve buzulların erimesi gibi kritik konularda önemli bulgular sağladığı ifade ediliyor.
Sefer kapsamında yapılan çalışmalar, küresel iklim değişikliğinin etkilerini gözler önüne seriyor. Bilim insanları, uydu ve insansız hava araçları (İHA) kullanarak buzulların erimesi ve atmosferik değişimlere dair veriler topladı. Özellikle Shoesmith Buzulu’nda, son bir yılda önemli bir buz kaybı gözlemlendi. Buzulların hızla erimesi, atmosferde daha fazla su buharı birikmesine ve sera gazlarının artmasına yol açarak, küresel ısınmayı hızlandırma potansiyeline sahip.
Sonuçlar ve Küresel Etkiler
Araştırmalar sonucunda, 30 metrelik buzul kalıplarının eriyerek denize karıştığı ve bu kaybın 10 katlı bir binaya eşdeğer olduğu belirtildi. Bilim insanları, buzul kayıplarının deniz seviyesinin yükselmesine yol açarak, dünya nüfusunun büyük bir kısmını olumsuz şekilde etkileyeceği konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca, buzulların erimesinin tatlı su kaynaklarının kaybına yol açtığı ve bu kaybın ciddi bir çevresel ve insani kriz yaratma potansiyeline sahip olduğu ifade ediliyor.
İklim Değişikliğiyle İlgili Derinlemesine Veriler
Seferin lideri Prof. Dr. Hasan Hakan Yavaşoğlu, Horseshoe Adası’nda kurdukları istasyonlarla atmosferik su buharı, deniz, buz ve kar seviyeleri gibi parametreleri takip ettiklerini söyledi. Ayrıca, TÜBİTAK Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü tarafından geliştirilen sistemlerle buzullarda oluşabilecek değişimler ve deformasyonlar hakkında veriler toplandığını belirtti. Yavaşoğlu, bu çalışmalara katkı sağlamak amacıyla, verilerin daha doğru modellere dönüştürülmesi için ölçüm yoğunluğunun arttırılmasının önemine dikkat çekti.
Birleşmiş Milletler ve Küresel Çabalar
Birleşmiş Milletler, 2025 yılını “Buzulların Korunması Uluslararası Yılı” olarak ilan etti. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve UNESCO ile birlikte başlatılan bu girişim, tatlı su kaynaklarının korunmasına yönelik küresel bir farkındalık yaratmayı hedefliyor. 2023 yılında, dünya genelinde buzullarda yaşanan kayıpların, son 50 yılın en büyük su kaybını oluşturduğu belirtiliyor.